Hepimizin hayat akışı oldukça yüksek. İçinde bulunduğumuz hayat bizi sorumluluklarımızın gereklerini yerine getirmemiz için zorluyor. Zihnimizde yaşadığımız topluma karşı sorumluluklarımızın listesi duruyor. Alacağımız kararlar hem bizi hem de toplumu derinden etkiliyor.
siyasetçi toplumda derin izler bırakır.
“İnsanlar neden siyaset yapar ve neden topluma karşı sorumludurlar.?” Veya “Ben neden varım ve neden kendimi toplumda karşı ispatlamak zorundayım?” buna verilecek en önemli cevap; “ yaşadığımız toplumda varlığımızın bir anlam ve önem arz etmesi, öldükten sonra, insanların hayatlarına ve yaşam kalitelerine katkı sağlamak olmalıdır.” diye düşünüyorum.
İnsan varlığına anlam ve önem kazandıracak en önemli kurum ise şüphesiz ki siyasettir. Topluma mal olmuş büyük devlet adamları ve siyasetçiler, tarihin seyrini her zaman pozitif veya negatif yönde değiştirmişlerdir. Bugün bile siyasetçilerin aldığı karalar bizim ve çocuklarımızın geleceğini çok derin izler bırakarak etkileyebiliyor.
Şanlıurfalıların kronikleşen sorunları
Ülke genelinde siyaset oldukça zor olsa da bu anlayış Urfa da daha da zorlaşıyor. Aslında siyaseti kendi ekseninde değerlendirsek sorun yok. Fakat siyaseti Urfa ekseninde düşündüğümüzde elimizde büyük sorunlar ve ikna edilmesi gereken yüz binler duruyor. Aslında sosyolojik bir okuma yaparsanız, Urfalıların siyasi beklentileri o kadar da büyük beklentiler olmadığını görürsünüz. Ancak görüyoruz ki siyaset kurumu liderler sultasında olduğu için, hiçbir siyasetçi meclise gittiğinde kendi toplumunu temsil edemediğini görüyoruz. Bu yüzden her seçimde elimizi böğrümüze vurup; “bir daha bu partiye oy vermeyeceğim.” Diyerek isyan ediyoruz.
Aslında bakarsanız toplumdaki sorunları hafızalarımızda sorguladığımızda çok fazla toplumsal talebin olmadığını da görürsünüz. Benim yaptığım genel okumalarda şunlar;
Şanlıurfalılar siyasetçilerden neler bekliyor?
- Saygınlık (özellikle aşiretler bunu istiyor.)
- İşsizlik (istihdam sorunları)
- Arazi kavgaları (uzun süren arazi anlaşmazlıkları ve kan davaları)
- Belediyecilikte adam kayırmacılık (ehliyetsiz ve liyakatsiz insanlara görev verilesi)
- Bürokrasideki torpil ve adam kayırmacılık iddiaları (işe alımlarda siyasi müdahale)
- Çiftçi sorunlarına karşı mecliste yetersiz kalan siyasetçiler. (Elektrik kesintileri)
- Tefecilik (esnafın devletten gereken destek alamaması yüzünden yaşanan mağduriyet)
- Suriyeli sığınmacılar (asayişteki yetersizlikler)
- Türkiye’nin en genç nüfusunu barındıran Şanlıurfa’lı gençlerin kendilerini ifade edebilecekleri sosyal alanların yetersizliği
Bu ana başlıklar Urfa’lı vatandaşların mevcut bütün siyasetçilere sordukları ancak hiçbir zaman çözüme kavuşturamadıkları sorunları..
Peki ne yapmalı?
Bana göre bu seçim gerçekten bu ülkenin en zor seçimi olacak. Urfalı seçmenler bu seçimde de; “Benim adamım, benim akrabam, benim siyasi görüşümün temsilcisi” diyerek oy kullanırsa sonuçlarına da katlanacaktır.
Şanlıurfalı hemşerilerimizin siyasi tercihlerini yaparken; “elimi vicdanıma koydum öyle oyumu kullandım.” Demekle de sorumluluktan kaçamaz. Herkes elini vicdanına koyarken siyasi olarak, uğradığı haksızlığı, toplumun kaderini etkileyecek meclis kararlarını da hesaba koymak zorundadır. Meclise devam zorunluluğu olmazsa, meclise dahi uğramayacak milletvekili profillerini de dikkate almak zorundadır.
Elimizi başımızın arasına alıp şu soruyu sormalıyız? Bu sefer ne yapmalıyım. Bu sefer Türkiye de bir siyasi “intifada” başlatıp halkın içinden, halkın beklentilerine cevap verebilecek, gençlere ağabeylik yapabilecek, çiftçinin, işsizin, aşsızın derdine çare olabilecek bir bağımsız aday…
Bağımsız milletvekili ne yapabilir?
- Lider sultasına boyun eğmez
- Parti tüzüğüne uymak zorunda değildir.
- Hangi parti olursa olsun rahatlıkla istişare edebilir.
- Şanlıurfa’nın sorunlarını meclis kürsüsünden çok rahat haykıracaktır.
- Mevcut hükümet meclis kararları için onun oyunu almak zorundadır.
- Güçlü bir halk desteği aldığı için, Ankara ve Şanlıurfa bürokrasisinde güçlü bir etkinliği olacaktır.
- Bana göre en önemlisi Şanlıurfa’daki hiçbir siyasi parti temsilcisi olmadığı için, herkesin rahatlıkla oturup kalkabileceği önemli bir siyasi figür olacaktır.
Velhasıl…
Ben kısaca bu seçimde güçlü, halkın iradesini temsil edecek, hiçbir siyasi partinin malzemesi olmadan, ideolojik saplantılı siyasi mülahazalara girmeden, hükümeti ve muhalefeti rahatlıkla eleştirebilecek bağımsız adaylar bekliyorum.
BAĞIMSIZ SİYASİ ADAYLARA İHTİYACIMIZ VAR.
YORUMLAR