BİR İNSAN OLAMADIK...
Reklam
  • Reklam

BİR İNSAN OLAMADIK...

Akçakale'de eğitimini almış, Harran üniversitesi kamu yönetimi Bölümü 3 sınıf öğrencisi Dilan Yalçıntaş, yazdığı deneme yazısını bizlerle paylaştı.

29 Ekim 2018 - 11:25 - Güncelleme: 29 Ekim 2018 - 11:58

İŞTE O YAZI...

 

Dışarı çıkıp gökyüzüne bakalım ama havanın güzelliğine veyahut sabah mı olmuş akşam mı olmuş bulutlu mu güneşli mi ona değil; Neye bakalım biliyor musunuz?...

 

Üzerimize taşlar yağıyor mu?

 

Vicdanını evde unutan onca insan varken o eve girince başını o yastığa rahatça koyabilenlerde var mıdır acaba? Avazımız çıktığı kadar duyurabildik mi sesimizi. Yoksa nefesimizi bile içimizden alacak kadar sessiz mi kaldık. 

 

Nereye bu gidiş.  Kime güveneceğiz artık kimlere yavrularımızı emanet edeceğiz. Artık çocuklar dayılarından amcalarından babalarından ağabeylerinden bile korkar oldular. Hangi ara böyle alabora oldu bu toplum?

 

Oysa böyle miydi eskiden. Bilmem kaçıncı dereceden akrabalarımıza bile emanet ederdik yavrularımızı. Güven vardı,huzur vardı. Şimdi bakıyorsun minicik bedenler kocaman bedenlerin yemi olmuş. Kirlenmiş elleri ile çirkef olmuş ruhları tertemiz bedenlere göz koymuş. Nasıl dehşet bir şeydi bu...

 

Bir anlık zevk ve hevesleri için küçücük tertemiz kaç tane fidan toprağa gitti. Ben böyle bir dünya istemiyorum beş yaşındaki kız çocuğuna 30 yaşındaki adamın elleri değsin istemiyorum.  Rahatça parklarda oynayabilen çocukların gülüşlerini seslerini duymak istiyorum.  Dünyanın en güzel sesleriydi onların gülüşleri. Şimdi ise dünyanın en acı çığlıkları oldu onların sesleri.  Evrenin bitişi olacak onların daha büyümeden toprağa  gidişi.

 

Artık sayısı arttı ben bu dünyaya evlat getirmek istemiyorum diyenlerin sayısı. Oysa bizim elimizde değil miydi dünyayı güzelleştirmek ve  çirkinleştirmek.  Şimdi soruyorum size nereye bu gidiş zaman geçtikçe unutulacak mı?  minik Eylül'ler minik Yağmur'lar minik Leyla'lar ve daha bilmediğimiz onca isimler.

 

Bir yerden başlayıp düzeltmeliyiz dünyayı biliyorum şimdi diyeceksiniz 510.100.000 km²lik alanı olan kocaman dünyaya nasıl yeteceğim. Sen başla bir yerden senin ömrünün yetmediği yerde başkasının ömrü başlar. Sonrası başkası sonra yine bir başkası. En azından gerçekten yaşanılabilen bir dünya bırakırız evlatlarımıza ve daha doğmamış olan evlatlara.

 

Dünyanın dünden daha iyi olması dileğiyle.. 

 

                                                                                                          Dilan Yalçıntaş

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
BAŞKAN BAYDİLLİ: “HİZMET İSTİKRARI VE VİZYONEL PROJELERLE KARAKÖPRÜ’NÜN YOLU AÇIK
BAŞKAN BAYDİLLİ: “HİZMET İSTİKRARI VE VİZYONEL PROJELERLE...
KAPLAN, BUĞDAY BORSASI VE NAKLİYECİLER ESNAFINI ZİYARET ETTİ.
KAPLAN, BUĞDAY BORSASI VE NAKLİYECİLER ESNAFINI ZİYARET ETTİ.